31 Temmuz 2009 Cuma

Kadife Ayaklar



Bu yazıyı sevdiğim bi arkadaşım kaleme aldı.Hepinize iyi okumalar dilerim.

Ernest J. Garnest


Yaziya baslamadan once acaba kimi kaleme alsam diye dusunme gafletinde bulundum acikcasi.Thierry Henry ismi aklima geldiginde kendimden utanmadim dersem yalan olur. Cunku Henry sadece futbolcudan daha fazlasini ifade eder bir cok insanin gozunde.Bir idoldur, bir fenomendir ki Arsenal taraftarlari icin ise yeri doldurulamayacak bir efsanedir.Simdi efsanenin futbol hayatinda kucuk bir gezintiye cikalim.

17 agustos 1977'de Essonne'de dunyaya gozlerini acti Henry.Ayni sehirde buyudu ve yerel takimlarda futbol hayatina ilk adimini atti.Ilk olarak 1992 yilinda AS Monaco Teknik Direktoru fark etti yeteneklerini.Tabiki bu isim Thierry Henry'nin kariyerinde cok onemli yer tutacak Arsene Wenger'den baskasi degildi.1994 yilinda ilk defa Monaco formasiyla merhaba dedi yesil sahalara.Profesyonel kariyeri resmi olarak baslamisti.94'ten itibaren 5 sene daha Monaco formasini terletti Henry.Bu sure zarfinda Fransa Milli Takimina kadar yukseldi ve Avrupa'nin onemli kluplerinin dikkatini cekti.Artik yeni bir seyler denemenin vakti gelmisti Henry icin.10.5 milyon pound bedelle Italya yollarina dustu.Sansini Juventus'ta deneyecekti.Ancak isler istedigi gibi gitmedi.Italya'ya alisamamisti anlasilan.Sadece 1 sezon kaldi Torino'da.Ancak islerin tekrar rayina oturmasina az kalmisti.Juve'de isteneni veremeyen Henry'nin tek talibi vardi : Arsene Wenger'li Arsenal.10 milyon pounda Arsenal,Thierry Henry'i kadrosuna katti ve bu iki fransiz inanilmaz basarilara imza atmak icin Arsenal catisi altinda tekrar bulusmustu.
Iste bu transfer bir yilidizin dogusu anlamina gelecekti.8 yil terlettigi Arsenal formasiyla tam anlamiyla bir efsaneye donusmustu.Sag ayaginin iciyle sol dip koseye biraktigi o harika plaseleri, iki adim geriye cekilerek kullandigi frikikleri, sol kanattan alip ceza sahasinin caprazindan uzak direge giden sutlari, inanilmaz dripplingleri, kendine has gol sevincleri(!) ile Highbury'i havaya kaldiran Thierry Henry Arsenal ile butun Ingiltere'nin uzerinden bir buldozer gibi gecmisti. 2 defa EPL kupasi, 2 defa FA Cup ve 2 defa FA Community Shield kupasi kaldirarak Arsenal'in donemin en guclu takimi olmasinda aslan payinin sahibiydi..Ancak ayni basarilar Avrupa'da gelmedi.Arsenal ile bir kere UEFA Finali ve bir kere de Sampiyonlar Ligi Finali goren Henry bu iki mactan da istedigi kupayi alamadan sahayi terk etmisti.
Takim basarilarinin bir numarali ismi olmasi Thierry Henry'e bir cok kisisel basari getirmisti.Avrupa'da Yilin Oyuncusu (2), Ingiltere'de Yilin Oyuncusu (2), Altin Ayakkabi (2) gibi oduller kazanan Henry bununla beraber Arsenal formasi ile 226 gol kaydederek takim tarihinin en golcu oyuncusu unvanini kazanmisti.
Ancak hayat bu ya her guzel sey bitecek bir yerde.Sampiyonlar Ligi Finali'nden sonra devam eden iki yil boyunca gozle gorulur sekilde dusus yasayan bir Arsenal buna ragmen Sampiyonlar Ligi Kupasi hasretiyle yanip tutusan ve artik 30'una merdiven dayamis bir Henry vardi ortada.Zaten son iki sezonu pek iyi gecmemisti.Heralde Highbury'den sonra Emirates'te ayni tadi alamamisti.Canlar caliyordu.Gitme vakti gelmisti.
Bir efsane olarak ayrildi Arsenal'den. Transfer olduktan sonra yapilan oylamada taraftarlar tarafindan klup tarihinin en iyi oyuncusu secilmisti. Kirginlik yoktu. Olmasi gereken olmustu. O hep bir Arsenalli olacakti ve taraftar da ona asla sirtini donmeyecekti.
24 milyon avroya Barcelona'ya transfer oldu buyuk umutlarla ancak ilk sezonu tam bir dus kirikligiydi. Yeni mevkiisi (3'lu forvetin solu) ve sistem oyuncusu olmaya alisik olmamasi sebebiyle yedek klubesine kadar geriledi.Buna ragmen sezon sonu takimin en golcu ismi tabiki de Thierry Henry'di.Bunun yaninda takim olarak alinan basarisizliklar bazi seylerin degismesi gerektiginin isaretiydi.
Beklenen degisiklerle ikinci sezona girildi.Yeni bir teknik patron ve yeni bir 10 numara ile sezona baslayan Barca bir kac hafta sonra ligi alip goturmustu.Bunun yaninda sol kanattaki mevkiisini benimseyen Henry, Eto'o ve Messi ile inanilmaz bir uyum yakalamis ve kariyerinin en olumlu sezonlarindan birine imza atmis ve bunun sonucunda hedefine ulasmisti.Sampiyonlar Ligi Kupasi artik ellerindeydi.
Her ne kadar Barca kariyerine devam da etse acikcasi o her zaman Arsenalli Henry olarak kalacak benim icin.Umarim kariyerinin sonunda efsane oldugu takima donme sansi bulur ve profesyonel futbol hayatina bir GUNNER olarak veda eder.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder